Böbrek Yetmezliğinde Doğru Beslenme

Böbrek Yetmezliği
Böbrek Yetmezliği

Böbrekler kanı filtreler ve vücuttaki toksinleri atar. Bu toksinler mesaneye gider ve idrar yaparken atılır. Bu süreç düzgün çalışmadığında, böbrek yetmezliği gelişebilir.

İki tür böbrek yetmezliği vardır:

Böbrek fonksiyonlarının ani kaybı ile oluşan akut böbrek yetmezliği. Genellikle geri dönüşümlüdür. Diğeri ise böbrek fonksiyonlarının kademeli olarak kaybı olan kronik böbrek yetmezliği. Geri alınamaz ancak ilerlemesi yavaşlatılabilir.

Böbrek yetmezliği geliştiğinde, vücutta atık ve ekstra sıvı birikmektedir. Bu da böbrek yetmezliği belirtilerine neden olmaktadır. Yetmezliğin erken evrelerinde genellikle hiçbir belirti görülmeyebilir. Belirtiler ortaya çıktığında bunları içerebilir: Bilinç bulanıklığı, azalmış idrar akışı, tükenmişlik, kaşıntı, kas seğirmesi, kramp, ağızda metalik tat, mide bulantısı, iştah kaybı, ayak bileklerinde ve bacaklarda başlayan şişlikler (ödem) ve zayıflık.

Böbrek yetmezliği ilerledikçe, besinlerin kullanımı ve gereksinimi önemli ölçüde değişmektedir. Böbrek yetmezliği yaşayan bireyler, iştah değişikliği, tat değişiklikleri, yetersiz beslenme, protein enerji kaybı (PEW) ve elektrolit bozuklularını içeren bir dizi beslenme bozukluğu riski altındadır. Yetersiz enerji ve protein alımı kas ve yağ kaybı ile sonuçlanmaktadır bu da hastalıklara yatkınlığı arttırmaktadır.

Nasıl beslenmeli?

Böbrek yetmezliğinin her aşaması için farklı beslenme tedavileri önerilebilir. Bu durumda Tıbbi Beslenme Tedavisinin asıl amacı yetmezlik sırasında ortaya çıkan ödem, düşük albümin ve yüksek kan yağları seviyeleri gibi belirtileri yönetmek, böbrek yetmezliğinin ilerleme riskini azaltmak ve vücuttaki besin depolarını korumak olmalı.

Hazırlanan beslenme programı, doku sentezini desteklemek için yeterli protein ve enerji sağlamaya çalışırken böbreklere aşırı yük bindirmemeyi hedeflemelidir. Bireylerin enerji gereksinimleri hesaplanırken böbrek yetmezliğinin evresi, kalp hastalığı, diyabet ve obezite varlığı göz önünde bulundurulmalı. Vücudun, proteinleri doku yapımında kullanılabilmesi için diyetle birlikte yeterli miktarda karbonhidrat ve yağ sağlanmalı.

  1. Yapılan birçok çalışmada protein alımını kısıtlamak böbrek fonksiyon kaybının hızını azalttığını göstermektedir. Günlük protein alımı böbrek yetmezliğinin aşamalarına ve hastanın değişen durumuna göre hesaplanmalı. Hem hayvansal hem de bitkisel (baklagiller) protein kaynaklarının kullanımı teşvik edilmeli. Taze et, kümes hayvanları ve balıklar tercih edilmeli. İşlenmiş etlerden ve işlenmiş peynirlerden uzak durulmalı.

  2. İşlem görmüş, nişasta oranı yüksek rafine karbonhidratların yerine kahverengi pirinç, yulaf, arpa ve kılçıksız buğday gibi işlem görmemiş karbonhidrat kaynakları tercih edilmeli. İşlenmemiş tam tahıllı karbonhidrat kaynakları B vitaminleri ve posa açısından oldukça zengindir. Posa (lif), bağırsak potasyum emilimini azaltan ve kolesterolü düşüren, bağırsak toksinlerini azaltan ve sağlıklı bağırsak mikrobiyotasını desteklediği için önemlidir.

  3. Gazlı içecekler, likörler, şekerle tatlandırılmış içecekler, cipsler, kurabiyeler ve pastalar gibi gıdaların besin değeri düşük olduğu için diyette kullanılmamalı.

  4. Patates gibi diğer nişastalı sebzeler de genellikle böbrek yetmezliği olan hastaların beslenmesine dahil edilebilir. Kesme, ıslatma ve ısıtma hücresel yapının bir kısmını yok ederek potasyumun gıdadan salınmasına neden olmaktadır. Patateste bulunan potasyumu azaltmak adına, yumrular parçalandıktan sonra suda bekletilebilir ve kaynatılarak, fırınlanarak veya ezme yoluyla pişirilebilir.

  5. Diyetteki potasyumun başlıca kaynakları olan meyve, sebze, baklagiller ve kuruyemişler aynı zamanda posa, mineral, vitamin ve antioksidanlar açısından zengin olduğundan bireyin serum potasyum düzeyleri yükselmedikçe kısıtlanmamalı. Öncelikle yüksek serum potasyum seviyelerinin diyetle ilgili olmayan nedenleri göz önünde bulundurulmalı.

  6. Diyetteki potasyumun kısıtlanması gereken durumlarda meyve tüketimi kısıtlanmalı, sebzeler çiğ tüketilmemeli (doğranarak haşlanmalı, haşlama suyu dökülmeli ve tekrar pişirilmeli) ve kepek ve kepekli ürünler diyetten çıkarılmalı.

  7. Böbrek yetmezliği olan hastalar genellikle zeytinyağı gibi doymamış yağlar tercih etmeli. Tereyağı gibi doymuş yağlardan uzak durmalı.

  8. Her ne kadar böbrek yetmezliği olan hastaların mineral ve vitamin ihtiyaçları bireysel ihtiyaçları göre ayarlansa da kan basıncını ve ödemi kontrol etmek adına tuz tüketimi sınırlandırılmalıdır. Ekmeği, işlenmiş etleri ve peyniri, taze et, balık, kahverengi pirinç ve baklagiller ile değiştirmek tuz alımını azaltabilir.

  9. Sıvı kısıtlaması varsa diyette çorba tercih edilmemeli.

  10. Diyetle fosfor alımı, serum fosfor seviyelerini normal aralıkta tutacak şekilde ayarlanmalıdır. Fosfor alımı için genellikle tam tahıllar ve baklagiller gibi bitki bazlı gıdalar tercih edilmeli. Fosfor içeriğini azaltmak adına hem bitkisel hem de hayvansal protein kaynaklarında pişirme yöntemi olarak kaynatma yöntemi kullanılmalı.

 

Böbrek yetmezliği aniden veya hastalıklara bağlı uzun süreli hasarlar nedeniyle gelişebilir. Böbrek yetmezliğinde ne yediğinize ilişkin kılavuzlar genellikle sahip olduğunuz böbrek hastalığının evresine ve genel sağlığınıza bağlı olarak değişmektedir. Bununla birlikte belirli besin maddelerinin alımını azaltmak da dahil olmak üzere, protein, potasyum, sodyum, tuz ve fosfor düzeylerinin korunması için belirli beslenme değişiklikleri önerilebilir.

 

1.Helen L. Maclaughlin, Allon N. Friedman, and T. Alp İkizler. Nutrition in Kidney Disease: Core Curriculum 2022. AJKD. 2022.Vol 79. 437-449.

2.Winnie Chan. Chronic Kidney Disease and Nutrition Support. ASPEN. 2021.36:312-330.